Oğlum…
En masum, en tahir, en saf, tek günahsız, cennete en yakın yanım.
Dünyaya rağmen, bunca kötülüğe rağmen tertemiz bir iyi olarak gönderildin; bize emanet olarak, koruyalım diye…
Daha da ötesi, bunca kötülüğe rağmen öyle tertemiz, öyle masum, öyle saf gönderildin ki ibret alalım, sende görelim, senden öğrenelim diye…
Bembeyaz bir sayfa ve melek saflığında bir masumiyetle…
Rab’den gelmiş cennet kokulu bir hediye olarak…
En güzelden gelmiş en özel hediye olarak...
İyi hasletlerinin tümünü yitirmiş, fıtratından fersah fersah uzaklaşmış bu dünya hep korkutur beni.
Maruz kaldığın en ufak bir kötü/lük ile bile içim içimi yer.
Gözüm gibi baksam da, gözümden bile sakınsam da;
O'nun yardımından gayrı gücümün yetmeyeceğinin farkında olarak, dua dua koruma dilerim Allah'tan.
Gözlerin haramlara değmesin diye,
kulakların yanlışları duymasın diye,
kalbin de zihnin de kirlenmesin diye,
zeval gelmesin kalbine diye,
her zaman tertemiz/tahir kal diye dualar ederim.
Tertemiz kal ki…
Gerektiğinde her şeyi ardında bırakıp mağaraya sığınan yedi uyuyandan biri olabil.
Puta tapmanın itibar gördüğü bir toplumda bile gözünü kırpmadan putları kıran İbrahim olabil.
Allah’ın her emrine karşı tereddütsüz teslimiyetle İsmail olabil.
Kilitli kapıların ardında, türlü türlü şer(lile)re rağmen bile hayâ timsali olmuş, tertemiz kalmış Yusuf olabil.
Helak olmuş Sodom’dan bile sağ çıkan Lut olabil.
Her zaman ‘Allah’a iman eden’, her yerde ‘Allah’ı hatırlatan’, herkesi ‘Allah’a çağıran’ genç olabil.

Yorumlar
Yorum Gönder