
“Kalbimi üniversite ortamında/n nasıl korurum?” doğrusu bu
olmalı belki de... ‘Kalbimi’... Mesele kalple ilgili çünkü. İlk önce ve en çok
kalbine sahip çık. ‘O bozulursa bütün vücudun bozulacak, o sağlıklı
kalırsa bütün vücudun sağlıklı kalacak’ bil. Değil mi ki, biz önce dilden ama
en çok kalpten iman edenleriz. Asla iman üzere olan rotamızdan başka yana
meyletmemeli kalbimiz. Asla zeval gelmemeli kalbimize. Sık sık yokla kalbini.
Gözlerin haramları göre göre, kulakların haramları işite işite karartmasın kalbini. Günahlara alıştığını, gözünde haramların normalleştiğini, kalbinin sızısının bir an dindiğini fark ettiğin an gözyaşlarınla yıkamayı bil onu. İstiğfarla yıka. Kimi zaman secdelerde, kimi zaman seherlerde Rabbine arz et bunu dert eden halini, bu çıkmazdaki ahvalini... Kur saatini, karanlığın aydınlığa durduğu bir vakit Rabbine yönel. Her şey ve herkes susmuşken kalbini konuştur. Hep kalbini yokla.
Kalbini mescitlerden ve ilim meclislerinden besle. Mescitleri Rabbinin evinin şubeleri, ilim meclislerini de Rabbinin meleklerinin meclisleri bil, sahip çık. Seni arayanlar mescitte bulacağını, kitap başında olacağını bilsin ama kendini mescide ya da kitaplara da kapatma. Elinle ya da dilinle değiştirebileceğin şeyler için harekete geçmeye bak. Değişmemeyi değil, değiştirmeyi hedefle. İlim meclislerini sen inşa et. Mescitleri sen ihya et. Hatta üniversiteyi sen ihya et. Sen tohum ek, filizlensin. Yalnızca geçip gidenlerden olma, iz bırak, geçtiğin yerler yeşersin. Sen yeni yerler yeşertmek için yolda olmaya bak. Her zaman kalbini yokla.
Okul okumak, mezun olmak, diploma almak için değil; Allah’ın üniversitedeki halifesi olmak için, Allah’ın halifesi olarak yeterlilik kazanmak için oku. Allah’ın razı olacağı iyi işler yapabileceğin bir yere gelmek için oku. İçinde ol ama dışında kal; dışında kalamasan da kalbine alma asla! Kalbine dokundurma. Eğer oradaysan orada olmanın hakkını vermeye bak. Kampüste, amfide, kütüphanede tavizsiz mü’min genç olmaya bak. Üniversiteden değil, haramlardan kaç. Kimseye bakma, kendine bak, kalbine bak, orada ol. Üniversitede de Allah’ın dinini yaşamaya, yaşatmaya bak; Allah’ın dininin yaşandığı üniversitelere yol açmaya bak. ‘Allah demesiyle koca üniversiteyi ayakta tutan genç’ sen ol. Uzanabildiğin elleri tut. Düşenleri kaldır. Duruşun davet olsun, tesettürün tebliğ... ‘Görüldüğünde Allah’ı hatırlatan genç’ sen ol. Yine kalbini yokla.
Bakışların 'Allah’ın nuruyla bak'sın, derdin âli olsun, ‘Mü’min’in yitiği’ne sen sahip çık. Azmine şahit kıl insanları. Bakışlarına sahip çıkan; niyeti sahih, adımları sabit kalan; kalbine sahip olan haramda olur mu, yolda kalır mı hiç? En ufak tavize eyvallahın olmasın. Kalbine sahip ol, kalbini yokla.
Gözlerin haramları göre göre, kulakların haramları işite işite karartmasın kalbini. Günahlara alıştığını, gözünde haramların normalleştiğini, kalbinin sızısının bir an dindiğini fark ettiğin an gözyaşlarınla yıkamayı bil onu. İstiğfarla yıka. Kimi zaman secdelerde, kimi zaman seherlerde Rabbine arz et bunu dert eden halini, bu çıkmazdaki ahvalini... Kur saatini, karanlığın aydınlığa durduğu bir vakit Rabbine yönel. Her şey ve herkes susmuşken kalbini konuştur. Hep kalbini yokla.
Kalbini mescitlerden ve ilim meclislerinden besle. Mescitleri Rabbinin evinin şubeleri, ilim meclislerini de Rabbinin meleklerinin meclisleri bil, sahip çık. Seni arayanlar mescitte bulacağını, kitap başında olacağını bilsin ama kendini mescide ya da kitaplara da kapatma. Elinle ya da dilinle değiştirebileceğin şeyler için harekete geçmeye bak. Değişmemeyi değil, değiştirmeyi hedefle. İlim meclislerini sen inşa et. Mescitleri sen ihya et. Hatta üniversiteyi sen ihya et. Sen tohum ek, filizlensin. Yalnızca geçip gidenlerden olma, iz bırak, geçtiğin yerler yeşersin. Sen yeni yerler yeşertmek için yolda olmaya bak. Her zaman kalbini yokla.
Okul okumak, mezun olmak, diploma almak için değil; Allah’ın üniversitedeki halifesi olmak için, Allah’ın halifesi olarak yeterlilik kazanmak için oku. Allah’ın razı olacağı iyi işler yapabileceğin bir yere gelmek için oku. İçinde ol ama dışında kal; dışında kalamasan da kalbine alma asla! Kalbine dokundurma. Eğer oradaysan orada olmanın hakkını vermeye bak. Kampüste, amfide, kütüphanede tavizsiz mü’min genç olmaya bak. Üniversiteden değil, haramlardan kaç. Kimseye bakma, kendine bak, kalbine bak, orada ol. Üniversitede de Allah’ın dinini yaşamaya, yaşatmaya bak; Allah’ın dininin yaşandığı üniversitelere yol açmaya bak. ‘Allah demesiyle koca üniversiteyi ayakta tutan genç’ sen ol. Uzanabildiğin elleri tut. Düşenleri kaldır. Duruşun davet olsun, tesettürün tebliğ... ‘Görüldüğünde Allah’ı hatırlatan genç’ sen ol. Yine kalbini yokla.
Bakışların 'Allah’ın nuruyla bak'sın, derdin âli olsun, ‘Mü’min’in yitiği’ne sen sahip çık. Azmine şahit kıl insanları. Bakışlarına sahip çıkan; niyeti sahih, adımları sabit kalan; kalbine sahip olan haramda olur mu, yolda kalır mı hiç? En ufak tavize eyvallahın olmasın. Kalbine sahip ol, kalbini yokla.
Puta tapmanın itibar gördüğü toplumda putları kıran İbrahim
as bil kendini. Şerli kapıların ardında bile hayâ timsali olmuş, tertemiz
kalmış Yusuf as bil örneğini. Helak olmuş Sodom’dan sağ çıkan Lut as olmaya
bak. 17 günde dil öğrenen Zeyd ra’in
yolunda ol. Ya ‘bir oda dolusu adam’dan biri ol bir kalabalıkta, ya da Ebu Zer
ra ol yalnızlıkta. Ama asla safın şaşmasın. An an, gün gün, tekrar tekrar
kalbini yokla.
Ve dahi nice ortamlarda/n... Kalbini yokla. KALBİNİ YOKLA.
Ve dahi nice ortamlarda/n... Kalbini yokla. KALBİNİ YOKLA.
Yorumlar
Yorum Gönder