En hayırlı neslin ebedi diyara göçmesinin ardından asırlar
geçti. Payına âhir dedikleri zaman düşenleriz biz; payına bu karanlık çağ
düşenleriz. Göklerin, yerin, dağların, belki bütün yaratılmışların kaçtığı o ağır
yükün cahil emanetçisi olmak bu çağda buldu bizi.
En hayırlı neslin ebedi diyara göçmesinin ardından asırlar
geçti. Hicret edecek Medine’miz de fethedecek Mekke’miz de yok görünürde. Ne
sıddık bir dost Ebu Bekir(ra) var, ne halden anlayan bir Hatice(ra). Şu köşeyi dönüverince
Allah Rasulü(sav)’nün selamını alma ihtimalimiz hiç yok; mescide gidince O’nu
bulamayacağız hiçbir zaman. Değil mi? ...
Ama belki de hak ettiğimiz kadardır bize verilenler, hiç düşünmüyoruz. Taşıyabildiğimiz yük başka, taşımayı düşlediğimiz yük başka...
Ama belki de hak ettiğimiz kadardır bize verilenler, hiç düşünmüyoruz. Taşıyabildiğimiz yük başka, taşımayı düşlediğimiz yük başka...
En hayırlı neslin ebedi diyara göçmesinin ardından asırlar
geçti. Daha iyi bir kul olacağımızı zannettiğimiz o zaman hiçbir zaman
gelmeyecek. Daha iyi bir Müslüman olacağımız şartlar hiçbir zaman oluşmayacak. Yarınlarımıza
yüklediğimiz bütün anlamları bugünlerimizde yaşatmalıyız. ‘Yarın’ımızı değil ‘şu
an’ımızı Allah’a adamalıyız. Daha iyisine sahip olduğumuzda değil, elimizdeki imkanlarla...
Varsay ki, bulunduğumuz yer Akabe, biatı şimdi vermeliyiz biz. Şimdi kaç kişiysek bir sonraki buluşmada on katı olmalıyız. Bazen ensar olmalı, bazen muhacir; ama hiçbir seferden geri durmamalı, Medine kılacağımız Yesribler için nice seferlere hazırlanmalıyız. Medine kılınacak nice Yesrib bulmalıyız. Nice beldeleri kurtarmalıyız, kan dök(ül)meden almalıyız, şanlı fetihlerle... Ezanı Bilal(ra) okuyormuş gibi dinleyemesek de, namazı onlarla(ra.c.) saf olmuş gibi kılacağız. Biz ne kadar Hatice olabilirsek, Hatice(ra) o kadar olacak bu devirde. Biz ne kadar sadık olabilirsek, Ebu Bekir(ra) o kadar yaşayacak bu çağda.
Varsay ki, bulunduğumuz yer Akabe, biatı şimdi vermeliyiz biz. Şimdi kaç kişiysek bir sonraki buluşmada on katı olmalıyız. Bazen ensar olmalı, bazen muhacir; ama hiçbir seferden geri durmamalı, Medine kılacağımız Yesribler için nice seferlere hazırlanmalıyız. Medine kılınacak nice Yesrib bulmalıyız. Nice beldeleri kurtarmalıyız, kan dök(ül)meden almalıyız, şanlı fetihlerle... Ezanı Bilal(ra) okuyormuş gibi dinleyemesek de, namazı onlarla(ra.c.) saf olmuş gibi kılacağız. Biz ne kadar Hatice olabilirsek, Hatice(ra) o kadar olacak bu devirde. Biz ne kadar sadık olabilirsek, Ebu Bekir(ra) o kadar yaşayacak bu çağda.
Biz içimizde saadet asrının heyecanıyla yaşadığımızda, en
hayırlı nesli içimizde yaşattığımızda, her mescidde O(sav)’nu selamladığımızda,
okşadığımız başları bizden önce O(sav) okşamıştır belki diye düşünerek
okşadığımızda, attığımız her adımı ‘Ya gelir de uyarırsa...’ diyerek
attığımızda... Tertemiz olacak bu çağ. Bu asır saniye saniye şahidimiz olacak,
bu yerler göklere kadar şahitlik edecek bize... Melekler tarafından selamlanıp
cennetlere buyur ediliyorken, şükür secdelerimizle “alın bakın, okuyun kitabımı!”
heyecanını haykıracağız; yaşadığımız bu çağa rağmen...

Yorumlar
Yorum Gönder