
Daha ortaokul sıralarındayken sosyal bilgiler kitaplarımız her yıl muhakkak yazardı; “Üç kıtanın birleştiği çok stratejik bir bölgede; Balkanların, Kafkasların ve Ortadoğunun tam ortasında yer alan ve Asya ile Avrupa kıtalarını birleştiren kara bağlantısına sahip olan ülkemiz, zengin yeraltı kaynaklarına ve petrol yataklarına sahiptir. Akarsularımız, denizlerimiz, yeryüzü şekillerimiz, bitki örtüsü çeşitliliğimiz, iklimimiz... ”
Dünyanın gözlerini üzerine diktiğiyiz. Tüm planların, büyük projelerin, ‘arz-ı mevud’ların üzerinde döndüğü; yerli, yabancı bütün zulüm uşaklarının üzerinde hesaplar yaptığıyız.
Coğrafyamızın masum insanlarını katlediyorlar. Mazlum halklarımızı sömürüyorlar. Topraklarımızı kana boğuyorlar, acılara gömüyorlar. Kardeşlerimizi öldürüyorlar. Bu ümmetin çocuklarını yetim, öksüz bırakıyorlar; kadınlarına, kızlarına el uzatıyorlar. Öncesi, 15 Temmuz, dün, bugün, yarın... Vazgeçmeyecekler. Son planlarını denemeden, son projelerini harekete geçirmeden, ellerindeki son gücü kullanmadan vazgeçmezler.
Bir güzellik varsa Allah’tandır, elhamdulillah. Mülk de güç de Allah’ındır, amenna. Biz Türkiye’yiz; Ortadoğu’nun kalbi, coğrafyanın kıymetlisiyiz. Biriz, diriyiz, kardeşiz, ümmetiz. Elimizde olan imkânları O’nun adıyla ve Allah’ın yeryüzündeki halifeleri olarak O’nun adına kullanmaya talibiz.
Bir liderin dediği gibi;
"Milletimizi bölemeyeceksiniz, bayrağımızı indiremeyeceksiniz, vatanımızı parçalayamayacaksınız, devletimizi yıkamayacaksınız, ezanlarımızı susturamayacaksınız, bu ülkeye diz çöktüremeyeceksiniz, bu halka boyunduruk vuramayacaksınız."
Yorumlar
Yorum Gönder