Ana içeriğe atla

'Cihad' Üzerine

Görüntünün olası içeriği: bir veya daha fazla kişi, yazı ve açık hava

Cihad edebiyatla değil, kıyamla, ayaklanmalarla, kutsal çatışmalarla gerçekleşir. Çağrıya yürek vererek, Kur’an referanslı öfkelerle gerçekleşir. Salon toplantılarıyla, asılsız platformlarla, demokratik çabalarla değil, ayağa kalkıp zulme karşı koyarak gerçekleşir. Klavye başında yaşantıların uzağında kalmış paylaşımlar yapanlarla değil, yaşantısıyla mazlum dertli olanlarla, mustazafın yanında dur
anlarla gerçekleşir. Salih niyetlerle, kutsal emellerle, şehadet özlemleriyle, Allah’ın izniyle yüce hedeflere doğru yürüyenlerle... Hayatını hakiki dertlere, samimi endişelere bürüyenlerle... Anlamsız fetvalar verenlerle değil, ölmesi gereken yerde ölenlerle... Başka başka ideolojilere, başkalarının felsefelerine meydan okuyanlarla; ölüme de kafa tutanlarla, Allah için gürültü yapanlarla, canını da malını da şeksiz şüphesiz ortaya koyanlarla... Allah’a savaş açanların, zalimlerin ellerini kurutanlarla... Korkmayanlarla, kaçmayanlarla, öne atılanlarla... Kavgası Allah yolunda olanlarla... Mü’min’ce ve erkekçe intikam alanlarla... Kendini feda edenlerle, hayatını Allah için kurban edenlerle... İslam topraklarını şehadet kanlarıyla besleyenlerle... Daha fazla Müslüman kanı dökülmemesi için kan dökenlerle... Acıların, kan ve gözyaşlarının arasından geçerek zafere yürüyenlerle... Müslümanlar boğazlanırken oturduğu yerden sadece “La havle...” çekip, belki yanında bir de ” inna lillah...” deyip uzaktan uzağa bakmakla yetinmeyenlerle... Doğuda ve Batıda Allah’ın dini için mücadele verenlerle, yalnız Allah için şerefle direnenlerle, zilletin, hakirliğin izlerini ümmet coğrafyasından silmek için gayret edenlerle... Ahdine sadakat gösterenlerle... Sadıklardan, Salihlerden, mücahidlerden, şehidlerden olup cennet yolunu adımlayanlarla...

Allah onlara rahmet etsin. Kıyamette bizleri de onlarla haşretsin.

***

Allahumme'nsuril mücahidîne fi Suriye,
Allahumme'nsuril mücahidîne fi Filistin,
Allahumme'nsuril mücahidîne fi Afganistan,
Allahumme'nsuril mücahidîne fi Irak,
Allahumme'nsuril mücahidîne fi Suriye,
Allahumme'nsuril mücahidîne fi kûlli mekân,
Allahumme'nsuril mücahidine fi sebilillah,
Allahumme'nsuril İslam ve’l muslimîn...
Allahumme'nsur ummeti Muhammed!
Allahummahfiz ummeti Muhammed!

***

Bacısı bir kâfir tarafından tecavüze uğramamış, kâfir tarafından evladının gırtlağı kesilmemiş bir kişi cihadı asla anlayamaz; hayatı çiçek böcek dağıtmakla geçer. - Şehid Komutan Şamil Basayev

***

“Onlarla savaşın ki, Allah sizin ellerinizle onları cezalandırsın; onları rezil etsin; sizi onlara galip kılsın ve mümin toplumun kalplerini ferahlatsın.” Tevbe-14

“Mü’minlerden özür sahibi olmaksızın oturanlarla malları ve canlarıyla Allah yolunda cihad edenler elbette bir olmaz. Allah, malları ve canları ile cihad edenleri, derece bakımından oturanlardan üstün kıldı. Gerçi Allah hepsine de güzellik (cennet) vaadetmiştir; ama mücahidleri, oturanlardan çok büyük bir ecirle üstün kılmıştır.” Nisa-95

Yorumlar

Bu blogdaki popüler yayınlar

Öğütler XXIX

  Sevgili oğlum, Henüz küçücükken sen, her şeyini ben yapayım isterdim. Seni kimseye bırakmayayım, her halini ben göreyim, ben hep yanında olayım... Ben koruyayım, ben kollayayım... Ben yeteyim, ben yetişeyim, ben yetiştireyim… Sana dair hiçbir anı kaçırmayayım. Düşününce, ‘oyuncağını uyurken bile yanından ayırmak istemeyen çocuk gibi’ belki. Sonra büyüdüm. Seninle büyüdüm ben de… Ve şimdi kız kardeşin büyüyor. Sen yürümeyi öğrenirken ben bırakmayı, sen konuşmayı öğrenirken ben susmayı, sen kendini bulurken ben yavaşça seni serbest bırakmayı öğrendim. Ve şimdi; ‘ben olmasam da yanınızda güzel insanlar olsun’ yanınızda istiyorum. Ben yanınızda olmasam da güvende olun. Ben kimim ki? Bazen ben yanınızda olsam bile koruyamam ki... Sevgili oğlum, çiçek kızım, Ben toprak olsam, siz güzel çiçeklerim; zamanla havaya, ışığa, gökyüzüne yöneleceksiniz. Topraktan bağımsız büyüyeceksiniz, yalnızca kökünüz kalacak bende. Ben bir koza olsam, siz mucize bir tırtıl; benden çıkıp kanatlanıp u...

Bahçemde Çiçekler Açtı

  Bahçemde çiçekler açtı, yüreğime bahar geldi. İçim renklendi, gönlüm şenlendi. Gözlerim yeşerdi, kalbim tazelendi. Yumuşadım, anladım, öğrendim. Büyütmedim büyüdüm. Benim istediğim zaman benim istediğim şekilde açmadı. Rabbimin istediği zaman, Rabbimin istediği şekilde, onun istediği renkte, onun istediği şekilde… Bahçemde iki çiçek açtı. Yerini sevdi mi? Işığı iyi mi? Toprağı ne zaman değişecek? Hangi gübre verilecek? Hep tedirgindim… Hassasiyetle sakındım börtüden böcekten. Rüzgârdan korudum, ayazda kalmasın diye ya örttüm ya örtü oldum kimi zaman. Güneşte kalmasın diye ya gölge buldum ya da gölge oldum. Güneşin, ışığın, suyun bile fazlasından sakındım. Nice kez korktum soldurursam diye… Bakımıyla, çapasıyla, budamasıyla yorulduğum da çok oldu. Üstüm başım toprağa bulandı, kirlendi de çoğu zaman. Kimi zaman belimi de büktü, ağrıttı. Kimi zaman kimi dalı, kimi yaprağı ellerime kopuverdi de nasıl içim gitti, zor dayandım.  Bazen çok suladım, bazen susuz bıraktım. Oysaki kend...

Dava Kardeşliği

Yan yana, sırt sırta, omuz omuza, dua duaya... Yürek yüreğe... Sen, ben yok! ‘Biz’ varız ve ‘dava’mız... Ve yol gösteren sevdamız... Biriz, beraberiz! Kardeşiz! Kan bağıyla değilse de gönül bağıyla... Bazen sevinçle, bazen kederle... Bazen umutla, bazen hüsranla... ‘Daha iyisi’, ‘en iyisi’ telaşıyla... Söz verdik! Vicdan rahatlatmaya değil samimiyetle yaşamaya... Sözleştik! Ucundan tutarak değil; adanarak, adayarak... Mevzu derin, menzil uzak, vakit dar, azık az... Vakit dar! Zaman kaçmasın, durduralım. Yıllar geçmesin, yakalayalım. Gülmelerle, eğlenmelerle, hatta sevmelerle oyalanmayalım. Havadan sudan konuşmayalım. Ne kalacak hepsinden geriye? Ne kalır bizden geriye? Seherler uyumak için değil, kalkalım. Gündüzler yetmiyorsa geceleri yaşayalım. Yaşayalım; yaşamaksa en uzununa talip olalım daha çok salih amel için, daha salih ameller biriktirmek için... Ve ölümse de en yiğitçesine, en şehitçesine hem de tereddütsüz talip olalım hiç ölmemek için... Randevu defterimiz hep dolu olsun....