‘Adanmış’ olur Müslüman genç. Adı ‘Meryem’ değilse de adanmıştır. Adına ‘Hanne’ denmiyorsa da bütün hayatını adamıştır. Tek hayali olan ‘dava’sı üstün gelir tali bütün hayallerine... Ötelere ertelediği istekleri, gerçekleştiremediği hevesleri imanının künyesidir. Tamamlayamadıkları, yarım bıraktıkları, hataları, yanlışları inci inci düşse de kirpiklerine, sabrı ve sebatı tereddütlerine, şikâyetler ine üstün gelir. Yapılacaklar listesinin içinden çıkamasa da, dünyanın cennet değil, cennete gidilen yer, cennetin kazanıldığı yer olduğunu bilir. Geceyi gündüzü birikip duran nice işlerle, farkına varamadan geçirse de, omuzlarına yüklendiği onca sorumluluğa rağmen inancının sağlamlığından aldığı güçle her gün biraz daha hızlı koşabilir. Daha güne başlamadan, gözlerini henüz açmadan, hem de güneşle bile yarışırken, bir şeylere geç kalsa da ihmal edebileceği tek şeyi kendisi bilir. Yalnızca bedeniyle değil, zihniyle, kalbiyle hissetse de tüm yorgunlukları; dinlenmeyi hak ettiğine meleklerin...
Bâki kalacak birkaç hoş sadâ... Ölüp gittiğimde ardımda bir mezar taşından fazlasını bırakmak istiyorum zîrâ...